Ankara Afyonkarahisarlılar Derneği'ne Ziyaret

    Selçik Köyü Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Yönetim Kurulu üyelerimiz tarafından, Afyonkarahisar Kültür, Turizm, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı olarak seçilen Sayın Tuğrul Akkuş'a hayırlı olsun ziyaretinde bulunuldu.

    Dernek yönetim kurulu üyelerimiz, yeni seçilen yönetim kurulunu tebrik ederek, çalışmalarında başarılar dilediler.

Batıkent Cemevi Açılışına Katılım Sağlandı

    Ankara Batıkent'te Pir Sultan Abdal Cemevi açılışı yapıldı. Cemevi açılışına Selçik Köyü Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Yönetim Kurulu üyelerimiz, köylülerimiz ve kardeş köylerimizden canlar katıldılar.

    Yenimahalle Belediyesi tarafından eskiyen ve yıkılarak yeniden yapılan Pir Sultan Abdal Cemevi, Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar’ın ev sahipliğinde, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın katılımıyla açıldı.

    Sevilen sanatçılar Cengiz Özkan, Mercan Erzincan ve Tolga Sağ’ın sahne aldığı açılış törenine, CHP Genel Başkan Yardımcıları, Parti Meclisi, Yüksek Disiplin Kurulu Üyeleri, Milletvekilleri, CHP Ankara İl Başkanı Ümit Erkol, CHP İlçe Başkanları, CHP Etimesgut Belediye Başkan Adayı Erdal Beşikçioğlu, CHP Kadın Kolları, Belediye Meclis Üyeleri, STK Temsilcileri, muhtarlar ve çok sayıda vatandaş katıldı.

    Pir Sultan Abdal Derneği Semah Grubu’nun gösterisi ile başlayan açılışta konuşan Özgür Özel, “Bugün burada kahramanca bir iş yapan bir yerel yöneticimizle, gurur duyduğum bir örnek belediye başkanı Fethi Yaşar ile karşınızdayım. Daha önce Serçeşme Cemevi, şimdi de Pir Sultan Abdal Cemevi’ni Türkiye’de kamu bütçesiyle yapmaya cesaret eden belediye başkanımızı yürekten alkışlıyorum. Hepiniz adına ona binlerce teşekkür ediyorum. İyi ki varsın Fethi Başkan, iyi ki varsın” dedi.

    Konuşmasında eşitlik vurgusu yapan Özel, “Anayasal eşit vatandaşlık hakkı tanınana kadar yanınızdayız, omuz omuzayız, kol kolayız. Cemevlerinin yasal bir ibadethane kabul edilmesine kadar bu mücadeleyi sürdüreceğiz. Bu ülkede Sünnilere hangi imkânlar tanınıyorsa, Alevilere de o imkânlar tanınanakadar sizinle birlikte mücadele edeceğiz. Toplumun mağdur kesimlerden olan canların, maaşlarından aynı vergi kesiliyorken, vergi yükü altında daha çok eziliyorken herkes ibadethanesini seçebiliyorken, ibadetine karar veriyorken Alevilerin ibadetini ibadet görmeyen, onların ibadethanesini ibadethane olarak görmeyen, onlara bu hizmeti vermeyen bir anlayışa karşı bugün burada kahramanca bir iş yapan bir yerel yöneticimizle, bugün burada gurur duyduğum bir örnek belediye başkanımızla karşınızdayım” diye konuştu.

    Özel, “Cumhur İttifakı’nın hedefi bellidir. Bunun karşısında bir çare var mı? Evet var. Bunun karşısında ikinci bir ittifak, çok güçlü bir ittifak, aslında kendine inandığında, güvendiğinde Cumhur İttifakı’nın yanından bile geçemeyeceği bir ittifak var. O ittifakın adı Türkiye ittifakıdır. Türkiye ittifakında Alevi olsun, Sünni olsun eşitliği savunan herkes var. Türkiye ittifakında Kürt olsun, Türk olsun kardeşliğe inanan herkes var. Türkiye ittifakında sağcı olsun, solcu olsun belediyeler namuslu yönetilsin, israf olmasın, dayanışma olsun, garibe, fukaraya sahip çıkanlar olsun, rantçıların yerine halkçılar olsun diyen herkes var. Türkiye ittifakında karşı tarafın despotluğuna karşı demokratlar var. Alevi’si, Sünni’si, Çerkez’i, Laz’ı var ama bizim içimizde iyi insanlar var” dedi.

    Cemevi’nin Yenimahalle’ye hayırlı uğurlu olmasını dileyen Yavaş da “Biz kimseyi ayırmıyoruz. Bizim felsefemizde ayırmak yok, birleşmek var. İşte bizim farkımız bu. Ankara’da yaşayan 6 milyon insanın hiçbirisini ayırmadık, hepsini kucaklayarak hizmet etmeye söz verdik. Yine aynı şekilde hizmet etmeye söz veriyoruz. Biz incitsek de incitmiyoruz. Çünkü biz Türk Milleti’nin beton gibi harcıyız. Birlik olmak zorundayız. Bir olacağız, diri olacağız, iyi olmaya devam edeceğiz” dedi.

    15 yıldır kimseyi ayırt etmeden hizmet ettiğini belirten Başkan Yaşar ise, “Yenimahalle’de 15 yıldır belediye başkanlığı yaparken hemşerilerime ve kendime verdiğim bir söz vardı. Kimseyi ayırt etmeyeceğim, vergisini kullandığım her vatandaşımın sorununu çözüme kavuşturmak için canla başla çalışacağım, belediyeye siyaset sokmayacağım diye söz verdim. Bugüne kadar bu sözümün arkasında durmanın verdiği gururla karşınızdayım. Bugün hizmete açacağımız Pir Sultan Abdal Cemevimiz, Serçeşme Cemevi’nden sonra açacağımız ikinci cemevimiz de bu sözümün bir kanıtıdır. Bu yapı Anadolu’nun barışçıl kültürünün tezahürü olarak erdemli, onurlu, dirençli insanları buluşturacak, birlik ve dirliğimizin, kardeşliğimizin teminatı olarak Pir Sultan Abdal’ın adıyla yaşayacak. Her inancın temeli ahlaktır, dayandığı güç ise adalettir. Adaletin olmadığı yerde eşitlik yoktur. Doğuştan sahip olduğu inanç ya da kimlik bir taraf adına üstünlük sebebi ise orada adaletten, eşitlikten, barıştan bahsedemeyiz” diye konuştu.

    Yaşar, “Bizler, acı ve gözyaşı dolu, bin yıldır devam eden tüm sorunların ve mağduriyetlerin kavga ederek değil birlik içinde çözüleceğine inanıyoruz. Bizler, özgürlüğün özellikle de inanç özgürlüğünün barış içinde yaşayan bir toplum için vazgeçilmez şart olduğuna inanıyoruz. Bizler, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bizlere hedef gösterdiği muasır medeniyet seviyesine, çifte standartların tamamının ortadan kaldırıldığı takdirde ulaşabileceğimizi biliyoruz. Bizler, kamu veya özel sektörde ismi, kökeni, inancı nedeniyle yaşanan her türlü ayrımcılığa karşı eşitliği ve liyakati savunuyoruz. Bizler toplumsal barışın ve kardeşliğin ancak böyle tesis edileceğine, 85 milyonun kucaklaşmasının da helalleşmesinin de böyle mümkün olacağına inanıyoruz” dedi.

    Konuşmaların ardından Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, Özel'e bağlama hediye etti. Özel sazı öperek teslim aldı. Ardından açılış kurdelesini kesen protokol, Cemevi’ni gezdi. Özel, Pir Sultan Cemevi’ne Zülfikar hediye etti.

    Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkanı Cuma Erçe ve Derneğin Yenimahalle Şube Başkanı Onur Şahin, Özel’e ve Yaşar’a teşekkürlerini sundu.

Kaynak: https://www.yenimahalle.bel.tr/

2023 Yılı Nüfus Verileri Açıklandı

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından 2023 Yılı Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi verileri açıklandı. Sandıklı ilçemiz nüfus yoğunluğu bakımından yine Afyonkarahisar'ın en büyük ilçesi konumunda bulunuyor.

    Selçik Köyü'müzün toplam nüfusu; 2023 yılı verilerine göre 138 olarak açıklandı. 2022 yılında 118 olan köyümüzün nüfusu geçtiğimiz yıla göre, % 16,95 oranlık bir artış göstererek 20 kişi yükselmiş olarak görünüyor. Köyümüzün 138 olan toplam nüfusunun 65'si Erkek, 73'ü Kadın nüfusunu oluşturuyor.

    Selçik Köyü, Sandıklı'ya bağlı 56 köy içerisinde nüfus yoğunluğu bakımından önceki yıllarda 41. sırada yer alırken bu yıl 39. sırada yer aldı.

 

 

 

Dudu Mutlu Hakka Yürüdü

    Ankara'da ikamet eden köylülerimizden Dudu Mutlu, 19 Şubat 2024 Pazartesi günü Ankara'da tedavi gördüğü hastanede Hakk'a yürüdü.

    Dudu Mutlu'ya Hakk'tan rahmet; eş, dost ve yakınlarına başsağlığı dileriz. Devri daim olsun.

    Cenazesi 20 Şubat 2024 Salı günü, (YARIN) saat 13.30'da Batıkent Pir Sultan Abdal Cemevi'nde yapılacak töreninin ardından, saat 15.00'de Ankara Karşıyaka Mezarlığı'nda (T26/3314) toprağa verilecektir.

    Karşıyaka Mezarlığı Konumu: https://maps.app.goo.gl/7VRM3kgrJDwVWrsU8

Alevilikte Hızır İnancı ve Hızır Orucu

    Hızır, bugün oldukça geniş bir coğrafyada dara düşenlerin, ezilenlerin, karda tipiye tutulanların, denizde boğulmak üzere olanların, işkence görenlerin, hastaların, fakirlerin, “yetiş imdadıma ya Hızır” diyerek çağırdıkları ortak bir isimdir. Ölümsüz olduğu bilinir.

    Hızır; Alevilere göre, kimi zaman bir melek, kimi zaman kurtarıcı ve yaratıcıdır. Alevi, Kızılbaşlar misafiri Hızır’la, Hızır’ı da Hz. Ali ile özdeşleştirmişlerdir. Alevi Kızılbaşlar. Hızır, Nebî’dir, (yani peygamberdir) Hızır, Şâh-ı Merdan Ali’dir. Ya da Hz. Ali’nin insanlara anında yardımcı olması için gönderdiği yanı başımızdaki temsilcisidir.

    Hızır Kültü’nün izlerini Nuh Tufanı’nda, Tevrat’ta, Kur’an’da, Hz. Ali’nin kabrinin bulunduğu Necef’te, Hz. Hüseyin’in şehid olduğu Kerbelâ’da bulmak mümkündür. Yakın tarihimizde orta Asya’da Ahmet Yesevi’de, Anadolu’da da Hacı Bektaş Veli, Abdal Musa, Şah Kulu, Seyyit Battal Gazi, Hamza Baba, Pir Sultan Abdal ve Dersim’deki Düzgün Baba’da olduğu gibi Alevilerin ziyaret yerleri ve önderleri bünyeside yaşatıldığını biliyoruz.

    Bu arada Hızır inancının Dersim’den 400 yıl önce göç edenler aracılığıyla Arnavutluk’a oradan da Makedonya’nın Tetova kenti’nde bulunan Harbâti baba’ya kadar taşıdığını, gelenek ve görenekleriyle balkanlar’da yaşatılmakta olduğunu bilmekte fayda vardır. Türkiye’den 1960’lı yıllar’da işgücü olarak başta Almanya olmak üzere, Avrupa ülkelerine gönderilen Aleviler aracılığıyla Hızır’ın Avrupa’ya ve hâttâ Amerika’ya taşındığını da yaşamaktayız. Bugün Avrupa’da doğup büyümekte olan Alevi çocukları Hızır’ı yaşadıkları ülkenin dili ile anlatıyor ve yorumluyorlar. Artık “Hızır bana yardım et” yerine “Hızır hilft mir” demektedirler.

    Takdir edilir ki, “Hızır” adı, somuttan soyuta geçildiğinde; koruyucu, kurtarıcı, yaratıcı, yardımcı kimliği nedeniyle; yarı insan, yarı melek, yarı peygamber simgesi olarak karşımıza çıkabiliyor.

    Hızır, toplumsal yaşamda adalet ve güvencenin de sembolü olmuştur. Haksızlığa uğrayanları “Hızır belanı – cezanı – versin” dediklerini ve burada haksızlığa uğrayanların Hızır’a sığındıklarını görüyoruz.

    Hızır Anadolu insanı için her zaman doğru, çalışkan, her yerde hazır – nazır, adaletli, yardımsever, dar günde imdada anında yetişen, Bilge, Ulu, Evliya veya Derviş’tir.

    Öte yandan Hızır’ın yaşadığı dönemle ilgili olarak çeşitli düşünceler bulunmaktadır. Ancak, Hızır’ın Hz. İbrahim döneminde yaşadığı Babil’den göç ettiği tezleri ile birlikte, Süleyman peygamber döneminde de yaşadığını iddia edenler bulunmaktadır. Ancak, üzerinde ciddiyetle durulan iddialardan biri de Hızır’ın Hz. Musa’dan çok önce, iran hükümdarı Efridûn döneminde yaşadığı ve Zü’l-Karneyn’in öncü kuvvetlerini yönettiğidir. Bir başka iddia ise, kitabın ileriki sayfalarında değineceğimiz ve Hızır’ın Hz. Musa döneminde yaşadığını anlatan bir görüşmedir.

    Hızır’a verilen değeri Fakir Ednâ şu sözlerle dile getirir:

Çok günah işledim senin katında

Eriş Şâh-ı Merdan sen imdad eyle

Kul daralmayınca Hızır yetişmez

Yetiş Hızır Nebî sen imdat eyle

    Türkiye’de ki Aleviler tarafından cemlerde seslendirilen beyitlerde, Hızır’ın bir başka adının da Behrûz olarak dile getirildiği görülmektedir. Yine aynı beyitlerde adı Behrûz olan Hızır’ın Süryanice konuştuğu vurgulanmaktadır. Tanrı tarafından insanlara yardım etmek için görevlendirilmiştir. Kudüs’te oturduğuna inanılan Hızır, istediği anda istediği yerde görülebilir.

    Aşağıda Hızır’ hem Şâh-ı Merdan Ali olarak gören, hem de diğer adının Behrûz ve dilinin de Süryanice olduğunu vurgulayan Şükrü Metin Baba’nın beş kıtadan oluşan bir nefesini aktararak, konuya açıklık getirmeye çalışacağız.

Zulmet deryasını nur edip gelen

Hızır-İlyas Şâh-ı Merdan Ali’dir

Gariban mazlumun halini bilen

Hızır-İlyas Şâh-ı Merdan Ali’dir

Bir anda cevelan eder cihanı

Kalbi saf olanın dest ü damanı

Bir ismi Behrûz’dur lisanı

Süryani Hızır-İlyas Şâh-ı Merdan Ali’dir

Merdi meydan eylemektir iyi er

Gafil olma kardeş çerağın söner

Her gördüğün Hızır bilmektir hüner

Hızır-İlyas Şâh-ı Merdan Ali’dir

Ehl-i iman eyler ikrar sebatı

Kendinde seyr eder sıfatı zatı

Hızır ile içen Ab-ı Hayat’ı

Hızır-İlyas Şâh-ı Merdan Ali’dir

Şükrü Metin Baba bu demden içer

Sâk-i kevser’le Sırât’ı geçer

Hızır’ı ademde arayıp seçer

Hızır-İlyas Şâh-ı Merdan Ali’dir

Şükrü Metin Baba

Kaynak: alevice.net

    Hızır ayında tuttuğunuz oruçlar divanı dergâhta kabul ve makbul olsun. Şah-ı Merdan Ali yardımcınız, Hızır yoldaşınız olsun.