Oruç etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Oruç etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

13 Şubat 2024 Salı

Alevilikte Hızır İnancı ve Hızır Orucu

Alevilikte Hızır İnancı ve Hızır Orucu / Selçik Haber

    Hızır, bugün oldukça geniş bir coğrafyada dara düşenlerin, ezilenlerin, karda tipiye tutulanların, denizde boğulmak üzere olanların, işkence görenlerin, hastaların, fakirlerin, “yetiş imdadıma ya Hızır” diyerek çağırdıkları ortak bir isimdir. Ölümsüz olduğu bilinir.

    Hızır; Alevilere göre, kimi zaman bir melek, kimi zaman kurtarıcı ve yaratıcıdır. Alevi, Kızılbaşlar misafiri Hızır’la, Hızır’ı da Hz. Ali ile özdeşleştirmişlerdir. Alevi Kızılbaşlar. Hızır, Nebî’dir, (yani peygamberdir) Hızır, Şâh-ı Merdan Ali’dir. Ya da Hz. Ali’nin insanlara anında yardımcı olması için gönderdiği yanı başımızdaki temsilcisidir.

    Hızır Kültü’nün izlerini Nuh Tufanı’nda, Tevrat’ta, Kur’an’da, Hz. Ali’nin kabrinin bulunduğu Necef’te, Hz. Hüseyin’in şehid olduğu Kerbelâ’da bulmak mümkündür. Yakın tarihimizde orta Asya’da Ahmet Yesevi’de, Anadolu’da da Hacı Bektaş Veli, Abdal Musa, Şah Kulu, Seyyit Battal Gazi, Hamza Baba, Pir Sultan Abdal ve Dersim’deki Düzgün Baba’da olduğu gibi Alevilerin ziyaret yerleri ve önderleri bünyeside yaşatıldığını biliyoruz.

    Bu arada Hızır inancının Dersim’den 400 yıl önce göç edenler aracılığıyla Arnavutluk’a oradan da Makedonya’nın Tetova kenti’nde bulunan Harbâti baba’ya kadar taşıdığını, gelenek ve görenekleriyle balkanlar’da yaşatılmakta olduğunu bilmekte fayda vardır. Türkiye’den 1960’lı yıllar’da işgücü olarak başta Almanya olmak üzere, Avrupa ülkelerine gönderilen Aleviler aracılığıyla Hızır’ın Avrupa’ya ve hâttâ Amerika’ya taşındığını da yaşamaktayız. Bugün Avrupa’da doğup büyümekte olan Alevi çocukları Hızır’ı yaşadıkları ülkenin dili ile anlatıyor ve yorumluyorlar. Artık “Hızır bana yardım et” yerine “Hızır hilft mir” demektedirler.

    Takdir edilir ki, “Hızır” adı, somuttan soyuta geçildiğinde; koruyucu, kurtarıcı, yaratıcı, yardımcı kimliği nedeniyle; yarı insan, yarı melek, yarı peygamber simgesi olarak karşımıza çıkabiliyor.

    Hızır, toplumsal yaşamda adalet ve güvencenin de sembolü olmuştur. Haksızlığa uğrayanları “Hızır belanı – cezanı – versin” dediklerini ve burada haksızlığa uğrayanların Hızır’a sığındıklarını görüyoruz.

    Hızır Anadolu insanı için her zaman doğru, çalışkan, her yerde hazır – nazır, adaletli, yardımsever, dar günde imdada anında yetişen, Bilge, Ulu, Evliya veya Derviş’tir.

    Öte yandan Hızır’ın yaşadığı dönemle ilgili olarak çeşitli düşünceler bulunmaktadır. Ancak, Hızır’ın Hz. İbrahim döneminde yaşadığı Babil’den göç ettiği tezleri ile birlikte, Süleyman peygamber döneminde de yaşadığını iddia edenler bulunmaktadır. Ancak, üzerinde ciddiyetle durulan iddialardan biri de Hızır’ın Hz. Musa’dan çok önce, iran hükümdarı Efridûn döneminde yaşadığı ve Zü’l-Karneyn’in öncü kuvvetlerini yönettiğidir. Bir başka iddia ise, kitabın ileriki sayfalarında değineceğimiz ve Hızır’ın Hz. Musa döneminde yaşadığını anlatan bir görüşmedir.

    Hızır’a verilen değeri Fakir Ednâ şu sözlerle dile getirir:

Çok günah işledim senin katında
Eriş Şâh-ı Merdan sen imdad eyle
Kul daralmayınca Hızır yetişmez
Yetiş Hızır Nebî sen imdat eyle

    Türkiye’de ki Aleviler tarafından cemlerde seslendirilen beyitlerde, Hızır’ın bir başka adının da Behrûz olarak dile getirildiği görülmektedir. Yine aynı beyitlerde adı Behrûz olan Hızır’ın Süryanice konuştuğu vurgulanmaktadır. Tanrı tarafından insanlara yardım etmek için görevlendirilmiştir. Kudüs’te oturduğuna inanılan Hızır, istediği anda istediği yerde görülebilir.

    Aşağıda Hızır’ hem Şâh-ı Merdan Ali olarak gören, hem de diğer adının Behrûz ve dilinin de Süryanice olduğunu vurgulayan Şükrü Metin Baba’nın beş kıtadan oluşan bir nefesini aktararak, konuya açıklık getirmeye çalışacağız.

Zulmet deryasını nur edip gelen
Hızır-İlyas Şâh-ı Merdan Ali’dir
Gariban mazlumun halini bilen
Hızır-İlyas Şâh-ı Merdan Ali’dir

Bir anda cevelan eder cihanı
Kalbi saf olanın dest ü damanı
Bir ismi Behrûz’dur lisanı
Süryani Hızır-İlyas Şâh-ı Merdan Ali’dir

Merdi meydan eylemektir iyi er
Gafil olma kardeş çerağın söner
Her gördüğün Hızır bilmektir hüner
Hızır-İlyas Şâh-ı Merdan Ali’dir

Ehl-i iman eyler ikrar sebatı
Kendinde seyr eder sıfatı zatı
Hızır ile içen Ab-ı Hayat’ı
Hızır-İlyas Şâh-ı Merdan Ali’dir

Şükrü Metin Baba bu demden içer
Sâk-i kevser’le Sırât’ı geçer
Hızır’ı ademde arayıp seçer
Hızır-İlyas Şâh-ı Merdan Ali’dir
Şükrü Metin Baba

Kaynak: alevice.net

    Hızır ayında tuttuğunuz oruçlar divanı dergâhta kabul ve makbul olsun. Şah-ı Merdan Ali yardımcınız, Hızır yoldaşınız olsun.


30 Ocak 2024 Salı

Hızır Oruçlarınız Kabul Olsun

Hızır Oruçlarınız Kabul Olsun / Selçik Haber

HIZIR ORUCU
13-14-15 ŞUBAT 2024

   Alevi inancında, her yıl Ocak ayının ikinci haftası ve Şubat ayının ikinci haftası arasındaki 1 aylık zaman aralığında Kutsal Hızır ayı boyunca Alevi canlar Hızır aşkına oruç tutarlar, hak lokmalarını paylaşırlar, cemlerde gönüllerini birlerler. Hakka ve Hakikate ulaṣma yolunda Hızır aşkı ile içtenlikle, doğrulukla, sadakatle ve ikrarla yollarına sahip çıkarlar.

    Alevi-Bektaşi inancında Hızır olgusu önemli bir yer tutar ve günlük hayatımızda sürekli kullandığımız sözcüklerin başında yer alır. Hızır'ın, uğradığı yerlere bolluk ve bereket getirdiğine, dertlere derman, hastalara şifa olduğuna ve aynı zamanda uğurun ve kısmetin sembolü olduğuna inanılır. Bu yüzden, darda kalanlar “Yetiş Ya Hızır” derler. Hızır ayında üç gün oruç tutulur. Bazı yörelerde Hızır Kurbanı kesilir ve Hızır Cemi yürütülür. 

    Hızır Orucu bu yıl 13-14-15 Şubat 2024 tarihlerinde tutulacaktır. "Hızır ayında tuttuğumuz oruçlar divan-ı dergâhta kabul ve makbul olsun. Şah-ı Merdan Ali yardımcımız, Hızır yoldaşımız olsun."

    Odağında sevgi, saygı, dostluk ve paylaşma gibi değerleri yaşatan bir inanç olarak Alevi inancının, bu değerlerinin somutlaştığı bir aydır Hızır Ayı. Hızır Ayı, Alevi inancına talip olan canlar için gönülleri birlemenin, hak ile kazanılmış lokmaları paylaşmanın, darda zorda olana yardım etmenin, mazlumu sahiplenmenin ve de Hak ile hak olmanın simgesidir. Alevi toplumunun son derece kutsadığı Bozatlı Hızır inancı, Alevi toplumunun nezdinde bolluk ve bereketin, birlikte yaşamanın sembolüdür.

    Bu niyetle, yaşadığımız bu süreçte mazlumlara, haksızlığa uğrayanlara, yoksullara, darda zorda insanlara yardım etmenin, el uzatmanın, başkasına hızır olmanın Hızır inancımızın gereği olduğunu unutmadan, tutulan oruçlar, paylaşılan lokmalar, birlenen cemler Hak katında Hızır aşkına kabul olsun. Bozatlı Hızır darda, zorda olanın yardımcısı olsun.

    Darda, zorda olanlara, mazlumlara Hızır olma umudu ile…

Hızır Oruçlarınız Kabul Olsun / Selçik Haber


27 Temmuz 2023 Perşembe

Şah Hüseyin ve Kerbela Şehitlerimizi Anıyoruz

Şah Hüseyin ve Kerbela Şehitlerimizi Anıyoruz / Selçik Haber

    İmam Hüseyin’i anmak ! Hakkı, hakikati anmaktır.

Bakıp çar köşeye seyran eyleyen
Yaraların bende İmam Hüseyin
Hak için kendini kurban eyleyen
Yaraların bende İmam Hüseyin

    Kerbela’yı anmak, zulme karşı Hakkın bayrağını göndere çekmektir.

    Kerbela tarihte bir kırılma noktası olmuştur. Kerbela, iyi ile kötünün, zalim ile mazlumun, Hakkın ve batıl olanın hesaplaşmasıdır. İmam Hüseyin, Hakkı, hukuku, Mazlumu, insani olanı temsil etmektedir. Yezit ise barbarlığı, vahşeti, karanlığı temsil etmektedir. Yezidin bütün tekliflerini reddeden İmam Hüseyin ’’ Yezit gibi bir fasıka boyun eğmeyeceğim’’ ‘’Kesilmiş Başım bile Yezide biat etmeyecektir’’ diyerek tarihe not düşmüştür. Bu duruş Kerbela'dan günümüze kadar yezit zihniyeti karşısında ezilen, horlanan, katledilen mazlumların yoluna ışık, ellerinde biat etmemenin bayrağı olarak dalgalanmıştır.

    Kerbela, İslam tarihinde de bir dönüm noktası olmuş, saflar netleşmiş, renkler belirlenmiş, ayrışmanın temeli derin çizgilerle belirlenmiştir. Muaviye ve oğlu Yezit tarafından yapılanların bir zihniyet meselesi olduğunu şehitler şahı ‘’Müslümanlar, Yezit gibi bir hükümdara düçar olduğunda artık İslam'la vedalaşmak gerekir’’ şeklinde açıkça dile getirmiştir. Bu söz bir dönemin, bir dönüm noktasının mihenk taşıdır.

    Kerbela'yı anmak sadece matem süresince olmamalı. Elbette ki bu günlerde yoğunluk var ve olmalıdır da… Kerbela davası mazlum ile zalimin mücadelesidir. İnsanlık var olduğu müddetçe olacaktır. Bu mücadele, Kerbela olayını yaratan zihniyet ve o zihniyetin günümüzdeki mirasçılarının saltanatları uğruna halklar üzerindeki baskı ve kendilerine biat etmeyenlere karşı uyguladıkları insanlık dışı zorbalıkları yeryüzünden silininceye kadar devam edecektir.. Amaç Geçmişte olanları hatırlamak, onlardan dersler çıkarmak ve gelecekte olacaklara engel olmak ve Hakça bir düzen sağlamaktır.

    Alevi inancı sevgidir, haktır, hukuktur. kardeşçe bir arada yaşamanın, zulmün, baskının olmadığı bir dünya özlemidir. İmam Hüseyin’i anmak bu özlemi yaşatmaktır. Hakkı, hakikati anmaktır Haksızlığa boyun eğmemek ve her türden ihanete, bölüp parçalamaya, yok etmeye ve biatcılığa, İnancımıza, değerlerimize, kutsallarımıza cephe açmış iç ve dış mihraklara karşı Hüseyni duruşu sergilemekle eş anlamlıdır.

    Hakkın rızası için tuttuğunuz oruçlar, Kerbela şehitleri için yaşadığınız mateminiz ulu divanda ve İmam Hüseyin’in dergahında kabul olsun.

Kaynak: AABF İnanç Kurulu

Şah Hüseyin ve Kerbela Şehitlerimizi Anıyoruz / Selçik Haber


19 Temmuz 2023 Çarşamba

Matemleriniz ve Oruçlarınız Kabul Olsun

Matemleriniz ve Oruçlarınız Kabul Olsun / Selçik Haber

     Kerbela'da şehit olan İmam Hüseyin ve 72 şüheda aşkına tutulan matemler ve oruçlar, pişirilen aşlar, yedirilen lokmalar Şah Hüseyin dergâhında kabul olsun. Hizmetleriniz On İki İmam dergâhına yazılsın...

    Bu yıl Şah Hüseyin ve Kerbela Şehitleri aşkına tutulacak olan oruçlarımız 19 Temmuz tarihinde başlayıp, 30 Temmuz tarihinde bitecektir. 31 Temmuz tarihinden itibaren aşureler kaynatılmaya başlanacaktır.

    Muharrem ayının başlamasıyla, Alevi toplumunda yas ve matem söz konusu olur. 12 günlük “matem” orucu, Kerbela’da İmam Hüseyin ile birlikte şehit edilen 73 can içindir. İmam Hüseyin’in 10 Muharrem ayı içerisinde şehit edilmesinden dolayı, onun sevgisini taşıyan ve yolun piri olarak gören Alevi toplumu, bu ayda mateme bürünür. Kerbela katliamında İmam Zeynel Abidin’in sağ olarak kurtulup Ehli-Beyt soyunun devamına vesile olmasının, On İki İmamların kutsallığıyla birleştirilerek 3 gün Masum-u Pak aşkına da oruç tutulur.

    Alevilik inancında oruç anlayışının zora dayalı olması söz konusu değildir. Aile, komşu ve toplumsal yaşama karşı herhangi bir zorluk olmamalı. Bu konuda gönül rızalığına ve samimiyete dayalı olmasına özenle dikkat edilir. 12 günlük “Matem” orucunda insan nefsini ıslah etmesi, kendisi tokken aç ve susuz (Kerbela’da 73 Şehid-i Şühedanın aç ve susuz kalması gibi...) olanın halinden anlaması, inandığı tanrısal varlıkla kendisi arasında bağ kurup vicdani muhasebe yapması maksadıyla, arınarak oruç tutar. Tüm bunlar Hz. Hüseyin’in sevgisi ve mertliği ile Yezide karşı boyun eğmemesiyle birleştirilip mateme girilir.

    Matem Farsça'dan gelen bir kelimedir. Türkçe'de anlamı: "Çok sevilen değerli bir varlığı veya yakını kaybedildiğinde bu insanın günlük yaşamını etkiler; insanlar kederlenir, üzülür ağlar ve uzun bir zaman üstünden atamaz, eğlenemez, gülemez, neşelenmek istemez, hep günlerini üzüntü ile geçirdiği zaman dilimine, Yas veya matem tutmak" demektir.

    Hz. Muhammed'in ölümünden 48 sene sonra, bütün peygamberlerin kutsal kabul ettikleri, oruç tuttukları Hicri 10 Muharrem 61 Cuma günü (Miladi 10 Ekim 680 tarihinde), Kerbela denen Fırat Nehri'nin kenarında, kurda kuşa sebil olan Fırat suyunu, Hz. Muhammed'in torunlarına, Ehl-i Beyt'ten de tek kalan Hz. Hüseyin'ine, aile efradına ve onun yandaşlarına vermediler.

Matemleriniz ve Oruçlarınız Kabul Olsun / Selçik Haber

    Alevi İnancında Matem ”yaslı olma” durumu olarak algılandığı için gelenek, görenek ve inançlarımıza saygılı olmak üzere:

    • Her türlü eğlence, zevk ve keyf verici davranışlardan mümkün oldukça uzak durulur ve sakınılır. Örneğin: düğün, nişan, sünnet gibi...

    • Alkol ve benzer keyif verici maddelerden kaçınılır.

    • Çeşitli çevrelerden, eğlenceler için yapılan davetlere kesin olarak katılmamak ve nedenlerini de böylesi davetleri yapanlara mutlaka açıkça anlatıp hatırlatmak gerekir.

    • Yüzme, piknik gibi eğlence yerlerinde, et ve etli yiyeceklerin tüketileceği ortam ve davranıştan uzak durulur.

    • Aşırı ve gereksiz süslenmelerden, gösteriş ve her türlü lüks özentilerden kaçınılır.

    • Muharrem süresince her türlü taşkınlık, müsrif (yersiz-gereksiz...) harcama ve aşırı nefsi davranışlar gibi eğilimlere karşı daha dikkatli olunur.

    • Çevremizde daha uysal, dostane yaklaşımlar sergilenerek, asık suratlı ve sinirli davranışlardan kaçınılır.

    • Dargınlıklar ve kırgınlıklar varsa barışılır, hoşgörü ve sevecen olunur!. Oruç açmak için güneşin batması dikkate alınır. Bunun dışında saatle, dakikayla oruç açmak veya sahura kalkılması hakkındaki dayatmalar gerçekçi değildir.

Kaynak: http://karacaahmet.org.tr/


12 Şubat 2023 Pazar

Hızır Oruçlarımız Kabul Olsun

Hızır Oruçlarımız Kabul Olsun / Selçik Haber

HIZIR ORUCU
14-15-16 ŞUBAT 2023

    Alevi-Bektaşi inancında Hızır olgusu önemli bir yer tutar ve günlük hayatımızda sürekli kullandığımız sözcüklerin başında yer alır. Hızır'ın, uğradığı yerlere bolluk ve bereket getirdiğine, dertlere derman, hastalara şifa olduğuna ve aynı zamanda uğurun ve kısmetin sembolü olduğuna inanılır. Bu yüzden, darda kalanlar “Yetiş Ya Hızır” derler. Hızır ayında üç gün oruç tutulur. Bazı yörelerde Hızır Kurbanı kesilir ve Hızır Cemi yürütülür.

    Hızır Orucu bu yıl 14-15-16 Şubat 2023 tarihlerinde tutulacaktır. "Hızır ayında tuttuğumuz oruçlar divan-ı dergâhta kabul ve makbul olsun. Şah-ı Merdan Ali yardımcımız, Hızır yoldaşımız olsun..."

    Hızır; ülkemizdeki deprem felaketini yaşayarak zarar gören cümle canların carına yetişsin. Deprem bölgesinde canlarını ortaya koyarak insanların yardımına koşan, gece gündüz demeden çalışan tüm canlarımıza yardım etsin. Deprem felaketinden etkilenen bütün canların Hızır yardımcısı olsun. Bu karda kışta, evsiz yurtsuz kalan bütün canların Hızır carına yetişsin...

    Hızır Orucu Gülbengi

    Oruca başlarken niyet edilir ve oruç açılırken gülbeng okunur.

    "Bismişah... Allah Allah... Hak Muhammet Ali aşkına, dertlerimize deva, hastalarımıza şifa, dildeki dileklerimiz, gönüldeki muratlarımız için, darda, zorda kalana yetişen Hızır aşkına, oruç tutmaya niyet ettim. Gerçeğe Hû! Allah Eyvallah..."

Hızır Oruçlarımız Kabul Olsun / Selçik Haber


1 Ağustos 2022 Pazartesi

Muharrem Orucu ve Kerbela Matemi

Muharrem Orucu ve Kerbela Matemi / Selçik Haber

    Kerbela'da şehit olan İmam Hüseyin ve 72 şüheda aşkına matemin tutulduğu Muharrem Ayı; yöremizde diğer bölgelerden farklı olarak iki gün önce başlar. 1 Muharrem'den iki gün önce oruca niyet edilerek, 10 Muharrem olan Aşure günü on iki günlük matem orucu tamamlanır.

    Tutulan matemler ve oruçlar, pişirilen aşlar, yedirilen lokmalar Şah Hüseyin dergâhında kabul olsun. Hizmetleriniz On İki İmam dergâhına yazılsın...

Muharrem Orucu ve Kerbela Matemi / Selçik Haber

    Muharrem ayının başlamasıyla, Alevi toplumunda yas ve matem söz konusu olur. 12 günlük yas-ı “Matem” orucu, Kerbela’da İmam Hüseyin ile birlikte şehit edilen 73 can içindir. İmam Hüseyin’in 10 Muharrem ayı içerisinde şehit edilmesinden dolayı, onun sevgisini taşıyan ve yolun piri olarak gören Alevi toplumu, bu ayda yas-ı “Matem”e bürünür; Kerbela katliamında İmam Zeynel Abidin’in sağ olarak kurtulup Ehli-Beyt soyunun devamına vesile olmasının, on iki İmamların kutsallığıyla birleştirilerek 3 gün Masum-u Pak aşkına da oruç tutulur.

    Alevilik inancında oruç anlayışının zora dayalı olması söz konusu değildir. Aile, komşu ve toplumsal yaşama karşı herhangi bir zorluk olmamalı. Bu konuda gönül rızalığına ve samimiyete dayalı olmasına özenle dikkat edilir. 12 günlük yas-ı “Matem” orucunda insan nefsini ıslah etmesi, kendisi tokken aç ve susuz (Kerbela’da 73 Şehid-i Şühedanın aç ve susuz kalması gibi...) olanın halinden anlaması, inandığı tanrısal varlıkla kendisi arasında bağ kurup vicdani muhasebe yapması maksadıyla, arınarak oruç tutar. Tüm bunlar Hz. Hüseyin’in sevgisi ve mertliği ile Yezide karşı boyun eğmemesiyle birleştirilip yas-ı “Matem”e girilir.

    Matem Farsça'dan gelen bir kelimedir. Türkçe'de anlamı: "Çok sevilen değerli bir varlığı veya yakını kaybedildiğinde bu insanın günlük yaşamını etkiler; insanlar kederlenir, üzülür ağlar ve uzun bir zaman üstünden atamaz, eğlenemez, gülemez, neşelenmek istemez, hep günlerini üzüntü ile geçirdiği zaman dilimine, Yas veya matem tutmak" demektir.

    Hz. Muhammed'in ölümünden 48 sene sonra, bütün peygamberlerin kutsal kabul ettikleri, oruç tuttukları Hicri 10 Muharrem 61 Cuma günü (Miladi 10 Ekim 680 tarihinde), Kerbela denen Fırat Nehri'nin kenarında, kurda kuşa sebil olan Fırat suyunu, Hz. Muhammed'in torunlarına, Ehl-i Beyt'ten de tek kalan Hz. Hüseyin'ine, aile efradına ve onun yandaşlarına vermediler.

    Alevi İnancında Matem ”yaslı olma” durumu olarak algılandığı için gelenek, görenek ve inançlarımıza saygılı olmak üzere:

• Her türlü eğlence, zevk ve keyf verici davranışlardan mümkün oldukça uzak durulur ve sakınılır!... Örneğin: düğün, nişan, sünnet doğum günü gibi

• Alkol ve benzer keyif verici maddelerden kaçınılır...

• Çeşitli çevrelerden, eğlenceler için yapılan davetlere kesin olarak katılmamak ve nedenlerini de böylesi davetleri yapanlara mutlaka açıkça anlatıp hatırlatmak gerekir!..

• Yüzme, piknik gibi eğlence yerlerinde, et ve etli yiyeceklerin tüketileceği ortam ve davranıştan uzak durulur!..

• Aşırı ve gereksiz süslenmelerden, gösteriş ve her türlü lüks özentilerden kaçınılır!..

• Muharrem süresince her türlü taşkınlık, müsrif (yersiz-gereksiz...) harcama ve aşırı nefsi davranışlar gibi eğilimlere karşı daha dikkatli olunur!..

• Çevremizde daha uysal, dostane yaklaşımlar sergilenerek, asık suratlı ve sinirli davranışlardan kaçınılır!..

• Dargınlıklar ve kırgınlıklar varsa barışılır, hoşgörü ve sevecen olunur!. Oruç açmak için güneşin batması dikkate alınır. Bunun dışında saatle, dakikayla oruç açmak veya sahura kalkılması hakkındaki dayatmalar gerçekçi değildir.

Kaynak: http://karacaahmet.org.tr/


9 Şubat 2022 Çarşamba

Hızır Orucu ve Alevilikte Hızır İnancı

Hızır Orucu ve Alevilikte Hızır İnancı / Selçik Haber

    Hızır, bugün oldukça geniş bir coğrafyada dara düşenlerin, ezilenlerin, karda tipiye tutulanların, denizde boğulmak üzere olanların, işkence görenlerin, hastaların, fakirlerin, “yetiş imdadıma ya Hızır” diyerek çağırdıkları ortak bir isimdir. Ölümsüz olduğu bilinir.

   Hızır; Alevilere göre, kimi zaman bir melek, kimi zaman kurtarıcı ve yaratıcıdır. Alevi, Kızılbaşlar misafiri Hızır’la, Hızır’ı da Hz. Ali ile özdeşleştirmişlerdir. Alevi Kızılbaşlar. Hızır, Nebî’dir, (yani peygamberdir) Hızır, Şâh-ı Merdan Ali’dir. Ya da Hz. Ali’nin insanlara anında yardımcı olması için gönderdiği yanı başımızdaki temsilcisidir.

   Hızır Kültü’nün izlerini Nuh Tufanı’nda, Tevrat’ta, Kur’an’da, Hz. Ali’nin kabrinin bulunduğu Necef’te, Hz. Hüseyin’in şehid olduğu Kerbelâ’da bulmak mümkündür. Yakın tarihimizde orta Asya’da Ahmet Yesevi’de, Anadolu’da da Hacı Bektaş Veli, Abdal Musa, Şah Kulu, Seyyit Battal Gazi, Hamza Baba, Pir Sultan Abdal ve Dersim’deki Düzgün Baba’da olduğu gibi Alevilerin ziyaret yerleri ve önderleri bünyeside yaşatıldığını biliyoruz.

   Bu arada Hızır inancının Dersim’den 400 yıl önce göç edenler aracılığıyla Arnavutluk’a oradan da Makedonya’nın Tetova kenti’nde bulunan Harbâti baba’ya kadar taşıdığını, gelenek ve görenekleriyle balkanlar’da yaşatılmakta olduğunu bilmekte fayda vardır. Türkiye’den 1960’lı yıllar’da işgücü olarak başta Almanya olmak üzere, Avrupa ülkelerine gönderilen Aleviler aracılığıyla Hızır’ın Avrupa’ya ve hâttâ Amerika’ya taşındığını da yaşamaktayız. Bugün Avrupa’da doğup büyümekte olan Alevi çocukları Hızır’ı yaşadıkları ülkenin dili ile anlatıyor ve yorumluyorlar. Artık “Hızır bana yardım et” yerine “Hızır hilft mir” demektedirler.

   Takdir edilir ki, “Hızır” adı, somuttan soyuta geçildiğinde; koruyucu, kurtarıcı, yaratıcı, yardımcı kimliği nedeniyle; yarı insan, yarı melek, yarı peygamber simgesi olarak karşımıza çıkabiliyor.

   Hızır, toplumsal yaşamda adalet ve güvencenin de sembolü olmuştur. Haksızlığa uğrayanları “Hızır belanı – cezanı – versin” dediklerini ve burada haksızlığa uğrayanların Hızır’a sığındıklarını görüyoruz.

   Hızır Anadolu insanı için her zaman doğru, çalışkan, her yerde hazır – nazır, adaletli, yardımsever, dar günde imdada anında yetişen, Bilge, Ulu, Evliya veya Derviş’tir.

   Öte yandan Hızır’ın yaşadığı dönemle ilgili olarak çeşitli düşünceler bulunmaktadır. Ancak, Hızır’ın Hz. İbrahim döneminde yaşadığı Babil’den göç ettiği tezleri ile birlikte, Süleyman peygamber döneminde de yaşadığını iddia edenler bulunmaktadır. Ancak, üzerinde ciddiyetle durulan iddialardan biri de Hızır’ın Hz. Musa’dan çok önce, iran hükümdarı Efridûn döneminde yaşadığı ve Zü’l-Karneyn’in öncü kuvvetlerini yönettiğidir. Bir başka iddia ise, kitabın ileriki sayfalarında değineceğimiz ve Hızır’ın Hz. Musa döneminde yaşadığını anlatan bir görüşmedir.

   Hızır’a verilen değeri Fakir Ednâ şu sözlerle dile getirir:

Çok günah işledim senin katında
Eriş Şâh-ı Merdan sen imdad eyle
Kul daralmayınca Hızır yetişmez
Yetiş Hızır Nebî sen imdat eyle

   Türkiye’de ki Aleviler tarafından cemlerde seslendirilen beyitlerde, Hızır’ın bir başka adının da Behrûz olarak dile getirildiği görülmektedir. Yine aynı beyitlerde adı Behrûz olan Hızır’ın Süryanice konuştuğu vurgulanmaktadır. Tanrı tarafından insanlara yardım etmek için görevlendirilmiştir. Kudüs’te oturduğuna inanılan Hızır, istediği anda istediği yerde görülebilir.

   Aşağıda Hızır’ hem Şâh-ı Merdan Ali olarak gören, hem de diğer adının Behrûz ve dilinin de Süryanice olduğunu vurgulayan Şükrü Metin Baba’nın beş kıtadan oluşan bir nefesini aktararak, konuya açıklık getirmeye çalışacağız.

Şâh-ı Merdan Ali
Zulmet deryasını nur edip gelen
Hızır-İlyas Şâh-ı Merdan Ali’dir
Gariban mazlumun halini bilen
Hızır-İlyas Şâh-ı Merdan Ali’dir

Bir anda cevelan eder cihanı
Kalbi saf olanın dest ü damanı
Bir ismi Behrûz’dur lisanı
Süryani Hızır-İlyas Şâh-ı Merdan Ali’dir

Merdi meydan eylemektir iyi er
Gafil olma kardeş çerağın söner
Her gördüğün Hızır bilmektir hüner
Hızır-İlyas Şâh-ı Merdan Ali’dir

Ehl-i iman eyler ikrar sebatı
Kendinde seyr eder sıfatı zatı
Hızır ile içen Ab-ı Hayat’ı
Hızır-İlyas Şâh-ı Merdan Ali’dir

Şükrü Metin Baba bu demden içer
Sâk-i kevser’le Sırât’ı geçer
Hızır’ı ademde arayıp seçer
Hızır-İlyas Şâh-ı Merdan Ali’dir

Şükrü Metin Baba

Kaynak: alevice.net

   Hızır ayında tuttuğunuz oruçlar divanı dergâhta kabul ve makbul olsun.
Şah-ı Merdan Ali yardımcınız, Hızır yoldaşınız olsun...


8 Şubat 2022 Salı

Hızır Oruçlarımız Kabul Olsun

Hızır Oruçlarımız Kabul Olsun / Selçik Haber

HIZIR ORUCU
8-9-10 ŞUBAT 2022

    Alevi-Bektaşi inancında Hızır olgusu önemli bir yer tutar ve günlük hayatımızda sürekli kullandığımız sözcüklerin başında yer alır. Hızır'ın, uğradığı yerlere bolluk ve bereket getirdiğine, dertlere derman, hastalara şifa olduğuna ve aynı zamanda uğurun ve kısmetin sembolü olduğuna inanılır. Bu yüzden, darda kalanlar, “Yetiş Ya Hızır” derler. Hızır ayında üç gün oruç tutulur, bazı yörelerde Hızır kurbanı kesilir ve Hızır Cemi yürütülür.

    Bu yıl Hızır orucu 8-9-10 Şubat 2022 tarihlerinde tutulacaktır. "Hızır ayında tuttuğumuz oruçlar divan-ı dergâhta kabul ve makbul olsun. Şah-ı Merdan Ali yardımcımız, Hızır yoldaşımız olsun..."

    Hızır Orucu Gülbengi

    Oruca başlarken niyet edilir ve oruç açılırken gülbeng okunur.

    "Bismişah... Allah Allah...

    Hak Muhammet Ali aşkına, dertlerimize deva, hastalarımıza şifa, dildeki dileklerimiz, gönüldeki muratlarımız için, darda, zorda kalana yetişen Hızır aşkına, oruç tutmaya niyet ettim.

    Gerçeğe Hû! Allah Eyvallah..."

Hızır Oruçlarımız Kabul Olsun / Selçik Haber


18 Ağustos 2021 Çarşamba

Kerbela Matemi ve Aşure Günü

Kerbela Matemi ve Aşure Günü / Selçik Haber

Alevî İnancında Kerbela Mâtemi ve Aşûre Günü

    Alevîlerde, İmam Hüseyin'in Kerbelâ'daki acısı başta olmak üzere On iki İmamların acılarını anmak ve anlamak için Muharrem Mâtemi tutulur. Muharrem Matemi'nin amacı; bu türlü acıların bir daha yaşanmaması için gerekli olan insanlık değerlerini ve Alevî öğretisini özümsemektir. Matem süresince bıçağa ve kesici aletlere el sürülmez, kurban kesilmez ve et yenmez. Matem boyunca hiçbir canlıya eziyet edilmez. Kimsenin kalbini kırmamak, dili ile kimseyi incitmemek, kimse hakkında dedikodu yapmamak Mâtem Orucu'nun temel ilkesidir. Sağlığı yerinde olanlar oruç tutarlar. Matemden amaç, kendine eziyet yapmak değil, kötülük ve katliamların bir daha olmaması adına anmak ve unutmamaktır. Kerbelâ katliamında hasta olması nedeniyle İmam Zeynel Abidin'in kurtulması ve Ali'nin soyunun devam etmesi nedeniyle de Allah'a şükredilir. Bu nedenle Muharrem mâtemi, aşûre geleneği ile biter. On iki gün orucun ardından Aşûre Günü yapılır. On iki değişik malzemeden oluşan aşûre yenilir ve dağıtılır.

AŞURE

    Matem Orucu bitiminde Aşure pişirilir. Aşure, tatlı bir çorba olup, birlikte yenilir veya evlere dağıtılır. Aşure çorbasında et bulunmaz. Buğday, fındık, ceviz veya meyvelerden oluşan 12 değişik üründen yapılır. Aşure Günü, Sünnilerin Ramazan Orucu bitiminde kutladığı Şeker Bayramı gibi bir bayram kutlaması değildir. Aleviler; Kerbela’da İmam Hüseyin’in oğlu Zeynel Abidin’in sağ kurtulduğu için mutludurlar, bu nedenle çorba tatlı olur. Muharrem ayında Aleviler bir araya gelerek birlikte mersiyeler, şiirler, deyişler, Alevi önderlerinin kahramanlık öykülerini okurlar, anlatırlar, söylerler.

AŞURE LOKMASI İÇİN GÜLBENK

    Bism-i Şah… Allah Allah…

    Şehitler Şahı İmam Hüseyin Efendimizin ve Kerbela şehitlerinin yüce ruhlarının şad olması için barekallah. Cümle erenlerin ruhu için barekallah. Yurdumuzun, ulusumuzun ve Cumhuriyetimizin esenlikte olması için barekallah. Ahirete göçenlerimiz ve bugün yaşayanlarımız için barekallah. Gökten hayırlı rahmet, yerden hayırlı bereket vermesi için barekallah. Muhammed Mustafa, Aliyyel Mürteza, İmam Hasan, İmam Hüseyin, Kerbela Şehidleri ve Hünkâr Hacı Bektaş Veli hakkı için barekallah...

    Gerçeğe hü…

AŞURE YENDİKTEN SONRA OKUNACAK DUA

    Bism-i Şah… Allah Allah…

 Allah, Muhammed, Ali, Oniki İmam Efendilerimizin ruhu revanları, şâd ve handan ola. Münkir ve münafıklar mat ola, müminler şâd ola. Lokmalarımız dertlere deva ola. Matem-i Hasan ve Hüseyin ola. Cümlemize haklı hayırlı kısmetler verilmesi için … Nur-u Nebi, Kerem-i Ali, Pirimiz Hünkâr Hacı Bektaş Veli demine hü...

    Matemlerimiz, oruçlarımız, lokmalarımız ve pişirdiğimiz aşureler Şah Hüseyin dergahında kabul olsun...

Kerbela Matemi ve Aşure Günü / Selçik Haber


8 Şubat 2021 Pazartesi

Hızır Oruçlarımız Kabul Olsun

Hızır Oruçlarımız Kabul Olsun / Selçik Haber

HIZIR ORUCU
9-10-11 ŞUBAT 2021

    Alevi-Bektaşi inancında Hızır olgusu önemli bir yer tutar ve günlük hayatımızda sürekli kullandığımız sözcüklerin başında yer alır. Hızır'ın, uğradığı yerlere bolluk ve bereket getirdiğine, dertlere derman, hastalara şifa olduğuna ve aynı zamanda uğurun ve kısmetin sembolü olduğuna inanılır. Bu yüzden, darda kalanlar, “Yetiş Ya Hızır” derler. Hızır ayında üç gün oruç tutulur, bazı yörelerde Hızır kurbanı kesilir ve Hızır Cemi yürütülür.

    Bu yıl Hızır orucu 9-10-11 Şubat 2021 tarihlerinde tutulacaktır. "Hızır ayında tuttuğumuz oruçlar divan-ı dergâhta kabul ve makbul olsun. Şah-ı Merdan Ali yardımcımız, Hızır yoldaşımız olsun..."

    Hızır Orucu Gülbengi

    Oruca başlarken niyet edilir ve oruç açılırken gülbeng okunur.

    "Bismişah... Allah Allah...

   Hak Muhammet Ali aşkına, dertlerimize deva, hastalarımıza şifa, dildeki dileklerimiz, gönüldeki muratlarımız için, darda, zorda kalana yetişen Hızır için, oruç tutmaya niyet ettim.

    Gerçeğe Hû! Allah Eyvallah..."


10 Şubat 2020 Pazartesi

Hızır Oruçlarınız Kabul Olsun

Hızır Oruçlarınız Kabul Olsun /  Selçik Haber

   Alevi-Bektaşi inancında Hızır olgusu önemli bir yer tutar ve günlük hayatımızda sürekli kullandığımız sözcüklerin başında yer alır.

   Hızır'ın, uğradığı yerlere bolluk ve bereket getirdiğine, dertlere derman, hastalara şifa olduğuna ve aynı zamanda uğurun ve kısmetin sembolü olduğuna inanılır.

   Bu yüzden, darda kalanlar, “Yetiş Ya Hızır” derler. Hızır ayında üç gün oruç tutulur, Hızır kurbanı kesilir ve Hızır Cemi yürütülür.

   Bu yıl Hızır orucu 11-12-13 Şubat 2020 tarihlerinde tutulacaktır. Hızır ayında tuttuğunuz oruçlar divan-ı dergâhta kabul ve makbul olsun. Şah-ı Merdan Ali yardımcınız, Hızır yoldaşınız olsun...


27 Ağustos 2019 Salı

Muharrem Matemimiz Başlıyor

Muharrem Matemimiz Başlıyor / Selçik Haber

   Kerbela'da şehit olan İmam Hüseyin ve 72 şüheda aşkına matemin tutulduğu Muharrem Ayı; yöremizde diğer bölgelerden farklı olarak iki gün önce başlar.
1 Muharrem'den iki gün önce oruca niyet edilerek, 10 Muharrem olan Aşure günü on iki günlük matem orucu tamamlanır.

   28 Ağustos 2019 Çarşamba günü başlanacak olan Muharrem orucu, 9 Eylül 2019 Pazartesi, Aşure gününde aşurelerin kaynatılmaya başlanmasıyla tamamlanacak.

   Tutulan matemler ve oruçlar, pişirilen aşlar, yedirilen lokmalar Şah Hüseyin dergâhında kabul olsun. Hizmetleriniz Oniki İmam dergâhına yazılsın...

Selçik Haber


   YAS-I MATEM MUHARREM AYI

   Muharrem ayının başlamasıyla, Alevi toplumunda yas ve matem söz konusu olur.

12 günlük yas-ı “Matem” orucu, Kerbela’da İmam Hüseyin ile birlikte şehit edilen 73 can içindir. İmam Hüseyin’in 10 Muharrem ayı içerisinde şehit edilmesinden dolayı, onun sevgisini taşıyan ve yolun piri olarak gören Alevi toplumu, bu ayda yas-ı “Matem”e bürünür; Kerbela katliamında İmam Zeynel Abidin’in sağ olarak kurtulup Ehli-Beyt soyunun devamına vesile olmasının, on iki İmamların kutsallığıyla birleştirilerek 3 gün Masum-u Pak aşkına da oruç tutulur. 

   Alevilik inancında oruç anlayışının zora dayalı olması söz konusu değildir. Aile, komşu ve toplumsal yaşama karşı herhangi bir zorluk olmamalı. Bu konuda gönül rızalığına ve samimiyete dayalı olmasına özenle dikkat edilir. 12 günlük yas-ı “Matem” orucunda insan nefsini ıslah etmesi, kendisi tokken aç ve susuz (Kerbela’da 73 Şehid-i Şühedanın aç ve susuz kalması gibi...) olanın halinden anlaması, inandığı tanrısal varlıkla kendisi arasında bağ kurup vicdani muhasebe yapması maksadıyla, arınarak oruç tutar. Tüm bunlar Hz. Hüseyin’in sevgisi ve mertliği ile Yezide karşı boyun eğmemesiyle birleştirilip yas-ı “Matem”e girilir.


Aşure ayında matem orucu

Onları tutana sevap yazılır
Kerbela'da Yatan imam Hüseyin
Engür olmuş Hak ceminde ezilir.

Birini tutan hakk' ın yeter

İkisini tutan günahın atar
Üçünü tutanlar cennette yatar
Engür olmuş hak ceminde ezilir.

Dördünü tutana veli dediler

Beşini tutana ulu dediler
Altısını tutana dolu dediler
Engür olmuş hak ceminde ezilir.

Yedisin tutan havada uçar

Sekizin tutan hülleler biçer
Dokuzun tutan cennetin açar
Engür olmuş hak ceminde ezilir

Pir Sultan Abdal' ım onunda zahmet

On birini tutana indı r'ahmet
On iki tutana nasiptir cennet
Engür olmuş hak ceminde ezilir.

Pir Sultan Abdal



MATEM

   Matem Farsça'dan gelen bir kelimedir. Türkçe'de anlamı: "Çok sevilen değerli bir varlığı veya yakını kaybedildiğinde bu insanın günlük yaşamını etkiler; insanlar kederlenir, üzülür ağlar ve uzun bir zaman üstünden atamaz, eğlenemez, gülemez, neşelenmek istemez, hep günlerini üzüntü ile geçirdiği zaman dilimine, Yas veya matem tutmak" demektir.


   Hz. Muhammed'in ölümünden 48 sene sonra, bütün peygamberlerin kutsal kabul ettikleri, oruç tuttukları Hicri 10 Muharrem 61 Cuma günü (Miladi 10 Ekim 680 tarihinde), Kerbela denen Fırat Nehri'nin kenarında, kurda kuşa sebil olan Fırat suyunu, Hz. Muhammed'in torunlarına, Ehl-i Beyt'ten de tek kalan Hz. Hüseyin'ine, aile efradına ve onun yandaşlarına vermediler.



MATEM'DE NELER YAPMAMALIYIZ

   Alevi İnancında Matem ”yaslı olma” durumu olarak algılandığı için gelenek, görenek ve inançlarımıza saygılı olmak üzere:


• Her türlü eğlence, zevk ve keyf verici davranışlardan mümkün oldukça uzak durulur ve sakınılır!... Örneğin: düğün, nişan, sünnet doğum günü gibi


• Alkol ve benzer keyif verici maddelerden kaçınılır... 


• Çeşitli çevrelerden, eğlenceler için yapılan davetlere kesin olarak katılmamak ve nedenlerini de böylesi davetleri yapanlara mutlaka açıkça anlatıp hatırlatmak gerekir!..


• Yüzme, piknik gibi eğlence yerlerinde, et ve etli yiyeceklerin tüketileceği ortam ve davranıştan uzak durulur!..


• Aşırı ve gereksiz süslenmelerden, gösteriş ve her türlü lüks özentilerden kaçınılır!..


• Muharrem süresince her türlü taşkınlık, müsrif (yersiz-gereksiz...) harcama ve aşırı nefsi davranışlar gibi eğilimlere karşı daha dikkatli olunur!..


• Çevremizde daha uysal, dostane yaklaşımlar sergilenerek, asık suratlı ve sinirli davranışlardan kaçınılır!..


• Dargınlıklar ve kırgınlıklar varsa barışılır, hoşgörü ve sevecen olunur!. Oruç açmak için güneşin batması dikkate alınır. Bunun dışında saatle, dakikayla oruç açmak veya sahura kalkılması hakkındaki dayatmalar gerçekçi değildir.


Kaynak: http://karacaahmet.org.tr/




Muharrem Ayı ve Matem Orucu Başlıyor

Muharrem Ayı ve Matem Orucu Başlıyor / Selçik Haber

   Muharrem ayı, bütün Aleviler için yas ayıdır. Aleviler, Muharrem ayında kimi yerlerde 10, kimi yerlerde de 12 gün oruç tutarlar. 10 Ekim 680’de Kerbela’da Yezit tarafından öldürülen İmam Hüseyin ve 71 kişi için tutulan oruç aslında bir yas ibadetidir ve İmam Hüseyin şahsında bütün mazlumlara adanır. Aleviler, Hz. Ali ile Muaviye arasında, sonra onların oğulları olan İmam Hüseyin ile Yezid arasındaki mücadeleye basit bir “iktidar kavgası” olarak bakmazlar.

   Aleviler için bu mücadele asıl olarak mazlum ile zalimin mücadelesi olduğu gibi, özgürlükle esaretin ayrışmasını da simgeler. Çünkü İmam Hüseyin, haksızlığa tavır almış, canı pahasına Yezid’e biat etmemiştir. Bundan dolayı da, Aleviler için, Hz. Ali ve oğlu İmam Hüseyin mazlumluğun, direnişin ve adaletin, Muaviye ve oğlu Yezid ise zalimliğin sembolleridir. Bilimsel olarak ele alındığında bu oruç insanlığın en kadim matemlerinden biridir. Kökeni Sümer efsanelerine Anadolu’daki Ana tanrıça tapınımlarına kadar da ulaşmaktadır…


   Bu yıl Kerbela Matemi 31 Ağustos Cumartesi başlayıp, 11 Eylül Çarşamba bitecektir…



Muharrem Ayı ve Matem Orucu Başlıyor / Selçik Haber

Muharrem Orucu Niçin Tutulur?

   Anadolu Alevi-Bektaşileri 10 Muharrem’i bir matem günü olarak değerlendirirler. Çünkü Hz. Hüseyin 10 Muharrem 680’de Yezit orduları tarafından Kerbela’da önce susuz bırakılıp daha sonra da başı kesilmek sureti ile şehit edilmiştir. Bundan dolayı Muharrem ayının ilk 12 günü yas-ı matem günleridir. On iki gün boyunca oruçla yas tutan Aleviler, böylece Hüseyin’in Kerbela’daki direncini anarken, Yezit’in Hüseyin’e ve ailesine yaptığı vahşeti lanetlerler.


   Muharrem’in başlangıcı takvimlerde belirtilmekle beraber, geleneksel olarak Muharrem’e Kurban bayramının son gününden 17 gün sayarak başlanır.


   “10 Muharrem – Aşura” diye de anılan bu gün, Muharrem ayının onuncu günü demektir. Nitekim “Aşur” Arap dilinde on, onuncu demektir; bu deyim, bu söyleniş buradan gelir. Kısaca “Âşûrâ”, “Onuncu gün” demektir.


   Muharremin onuncu gününde, Emevi tahtına babası Muaviye’den sonra gecen Halife Yezit (Yani 6. Halife) iktidarının önünde bir engel olarak gördüğü Hz. Muhammed’in torunu, İmam Ali ile Fatıma’nın oğlu İmam Hüseyin’in başını 18 Ekim 680 tarihinde Kerbela’da kestirmiş, arkasından da İmam Hüseyin’in başını bir sancağa takarak Kerbela’dan Şam’a götürüp Şam sokaklarında Hüseyin’in kellesiyle top oynar gibi oynayıp eğlenmişlerdir.


   Halife Yezidin önderliğindeki Emeviler bunu (Hz. Hüseyin’in başının kesilmesini) bir zafer olarak görüp, o günü (Âsurâ gününü) bayram günü diye ilan ederek bu günü her yıl bayram diye kutlamışlardır. İşte bu vahşetin yaşandığı gün, Muharrem ayının onuncu günüymüş; “on muharrem yani âşûrâ” tabiri oradan kalmıştır.


   İsa’nın Doğumundan 680 yıl sonra 18 Ekim’de yaşanmış bu vahşetin yasının tutulduğu tarihin her yıl değişmesi Arapların kullandığı ay takviminden kaynaklanır. Hicri veya Kameri de denilen bu ay takviminde bir yıl 354 gün olduğundan dolayı Muharrem ayı her yıl 11 gün önce gelir; “Âşûrâ – On Muharrem günü”de bu yüzden her yılın değişik zaman dilimlerinde gelir.



Kaynak: http://sahkulu.org/




Selçik Haber Bülteni'ni Okumak İçin Tıklayın...

Selçik Haber Bülteni'ni Okumak İçin Tıklayın...
Selçik Köyü Aylık Haber Bülteni "Selçik Haber" 1 Yaşında!